• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İzmir 36 °C
  • İstanbul 28 °C
  • Antalya 30 °C
  • Ankara 28 °C
  • Turizmin Sesi Dergimizin Haziran 2024 64'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Mayıs 2024 sayısı çıktı
  • Turizmin Sesi Dergimizin Nisan 2024 62'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Haziran 2024 64'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Mayıs 2024 sayısı çıktı
  • Turizmin Sesi Dergimizin Nisan 2024 62'nci Sayısı Yayında 

SİZCE NEREDE OLMALI

KONUK YAZAR

DOĞU KARADENİZİN İKİNCİ HAVALİMANI NEREDE OLMALI? 

Başlığa bakınca havalimanı kararı tamam da, sıra yerinin tartışmasına mi geldi demek mümkün. Ama bu kararın alınmasında, olgunlaşmasında yer tercihinin de büyük ölçüde önemi var ise başlıkta bir sıkıntı yok. Geçen yaz ilk kez uzun sayılabilecek bir süreyi Rize’de geçirmiş ve mahalde iken yerel konulara daha bir odaklanmıştım. Ele aldığım konulardan biri de geniş bir dosya halinde derleyip kamu ve medya ile paylaştığım “Rize- Artvin Havalimanı” idi. Kamunun neden olmaz (!) dediğini belgesiyle paylaşmış, konuyu farklı açılardan işleyerek bu havalimanının sosyal, kültürel, coğrafi ve ticari açıdan gereklilik ve olabilirliğini ortaya koymaya çalışmıştım. Bir çok Rizeli yazar, aydın, siyasetçi ve sivil toplum kuruluşu yöneticisi de kendi pencerelerinden konuyu demeç ve yazılarıyla gündemde tutmaya çalışıyor. Azımsanmayacak bir kamuoyu desteği de sağlandı. Henüz tek eksik siyasi otoriteden ışığın alınamamış olması. Havalimanının gerekliliği konusunda önümüzdeki günlerde ben de kapsamlı bir şekilde konuyu tekrar ele almayı planlıyorum. Ancak yerel medyadaki konuma dair tartışma ve yönlendirmeler en azından bir makalelik yazıyı önceden yazmaya beni motive etti. Geçen yıl Ağustosun son haftasında yerel ve ulusal medyada yer alan “Havalimanı, Turizm ve Ayder sacayağı” başlıklı makalemden (http://www.gazetea24.com/makale/Havalimani-turizm-ve-Ayder-sacayagi--_1775.html ) bazı paragrafları önce hatırlatmak istiyorum. 
 
TURİZMLE ENTEGRASYON
 “Ayder… Yöreye henüz gelememiş yurttaşlarımızın bile methini bildiği cennet bir mekan. Son yıllarda dağcılık yanında ekstrem sporlarında merkezi olma konumuna gelerek yurt dışından da konuk almaya başladı ve bölge turizminin adeta atardamarı konumuna geldi. Yuvarlak hesap sahilden sadece 40 kilometre içerde ve 1350 metre yükseklikte. Ekstrem sporların bazıları, örneğin heliksi, trekking, kampçılık, dağcılık, jeep safari Ayder’den daha yukarıdaki yaylalarda yapıldığı gibi henüz denizden 10 kilometre çıkmışken Karadeniz’e akan Fırtına deresi üzerinde raftingde yapabiliyorsunuz. Yada yapanları izleyebiliyorsunuz. Yanı uçaktan indikten 20 dakika sonra bile doğanın gizemlerini keşfetmeye başlayabileceğiniz müthiş bir atmosfer. 
20 milyon Euroluk yatırımla gerçekleşecek olan proje, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın yatırım programına alınmış, halen kayak tesisi yapımı ile ilgili dünyadaki örnekler inceleniyormuş. Bu tesisin tamamlanmasıyla bölgeye 20-25 bin kayakçının ilgi gösterebileceği ifade ediliyor. Bir an diğer sosyal ve ekonomik gerekçeleri bir tarafa bırakalım, kamu bu yaylaya bu yatırımı yapıyorsa, yatırımları entegre düşünerek o kayak tesislerini besleyecek ulaşım konusunu da paralel çözümlemek gerekiyor.
 
Palandöken, bugün eğlence açısından hala bir Uludağ, Kartepe değildir ama dağ, kayak tutkunları ve profesyoneller için ideal kayak merkezi konumuna gelmiştir. Bunda harikulade pist olanaklarının dışında birinci etken, Erzurum Havaalanının tesislere olan yakınlığıdır. Uçaktan indikten sonra yolcu, turist, sporcu yarım saatte tesislere varabilmektedir. Ardeşen lokasyonunda da arzu edilen havaalanı tamamlandığında aynı durum Ayder için daha üst düzeyde geçerli olabilecektir. Çünkü kar – kayak – ekstrem sporları yapabilme olanağı yanında 30 dakikalık mesafede deniz, olağanüstü doğal güzellikler ve yakın coğrafyada bir çok alternatifin olması Ayder’i ayrıcalıklı, daha çok talep alabilecek konumuna getirecektir.
 
Peki bu durumda Rize merkez hangi hava alanını tercih edecek? 
Elbette doğru noktayı uzmanların yapacağı teknik analizler belirleyecek olsa da bizlerin verileri, değerlendirmeleri yeni havaalanını için optimal mevkii Ardeşen olarak gösteriyor. Ardeşen’e göre daha batıda ikamet edenlerin medyaya yansıyan eleştirilerini dikkate alarak Rize merkezde ikamet eden hemşerilerimizin gözünden de Ardeşen tercihini ele almak istiyorum.Batıya 74 km gidip ya Trabzon’dan uçacaksın veya doğuya 45 km gidip Ardeşen’den uçacaksın. Yanı arada 15 – 20 dakikalık bir fark var. Bu durumda tutucu olmayan bir Rizelinin alan tercihini uçuş saatleri ve bilet fiyatı belirleyecek. Üstelik yeni havalimanı bir şekilde Rize merkezde bile olsa daha çok sayıda özel hava yolu şirketi Trabzon’a uçuş gerçekleştireceğinden Trabzon havalimanının tercih edilme olasılığının her zaman olabileceği de öne sürülebilir. Zaman zaman bir Erzurum yolcusunun bile Trabzon Havalimanını tercih ettiğine şahit olabiliyorsak Trabzon’un özellikle doğusunda kalan Of – Sürmene ilçelerinin yolcularının da aynı şekilde uçuş saati ve bilet fiyatına göre Ardeşen tarafındaki bölge havalimanını tercih edebilirlikleri de söz konusu olabilecektir.
 
BÖLGENİN MERKEZİ KONUMUNDA OLMALI
Her birey, her merkez elbette sunulan olanakların azamisinden yararlanmak ister ama amaç o olanaktan daha çok kişinin, yerleşim biriminin yararlanması olacağından en optimal noktanın tercih edilmesi gerekiyor. Bir önceki yazımda değinmiştim; iklim ve topoğrafik koşullar, maliyet, mevcut alana ve daha ileriki yıllarda gündeme gelebilecek alana olası mesafe, hedef pazara olan yakınlık gibi bir çok kriteri dikkate aldığımızda Rize merkez yolcusunun da Ardeşen’i kabullenmesi gerekiyor.”Yerel ve ulusal medyada Eylül’ün ikinci haftasında yayınlanan “Doğu Kardeniz’e neden İkinci Havaalanı Gerekiyor?” başlıklı bir diğer yazımın ( https://www.turizminsesi.com/yazi/ikinci-havaalani-gerekiyor--630.htm) birkaç paragrafında da neden Ardeşen lokasyonunun tercih edilmesi gerektiğini vurgulamışım.   
 
“Bölge havaalanı için lokasyon tercihine dair görüşlerimi paylaşırken havaalanı gereksiniminin bölgede gelişen turizm ve de özellikle Ayder için, programa alınan kayak tesislerini de dikkate alarak zaruretini detaylıca ortaya koymuştum. Şimdi farklı etkenler üzerinde de durmak istiyorum.
Bölgenin Trabzon’a, hatta Erzurum’a alternatif bir alana gereksinimi kamu tarafından da kabullenildiği için Gürcistan ile imzalanan protokolle Batum Havaalanı 28 Mayıs 2007 tarihinden itibaren dahili uçuşlara da açılmıştı. Bir haberde okumuştum, THY verilerine göre yolcularının yüzde 40 kadarı, yanı yılda 25 bin kadar yolcu Batum’dan Hopa’ya geçmiş. Batum Havaalanının bir noktaya kadar iç hat gibi düşünülerek uygulamaya alınması yerinde bir düşünce ama pratikte bölge insanımız için çok da verimli, kullanışlı olmadı. Zorunluluk haricinde tercih edilmediğini biliyoruz.
 
……..    Hatta Rize merkez yerine havaalanının Ardeşen’de gerçekleştirilmesi halinde, zaten dağın eteğine sıkışmış Rize merkezdeki yığılma, kesme keşleşen sahil yolu da rahatlatacak, ticari yatırımlarında daha geniş alana yayılması sağlanmış olacaktır. Üstelik Ayder’e, Artvin’e, doğuda kalan ilçelere gidecek araç ve yolcular Rize merkeze yük bindirmeyecek olduklarından sahil yolunun Rize merkezde rahatlaması bir yana, Güney Çevre Yolunun 24 metre gibi (bir sürü eleştirilecek yanı var) bu nadide coğrafya için afaki sayılabilecek genişlikte planlanması kararının yeniden gözden geçirilmesine ışık bile olabilecektir.”
 
RİZE MERKEZİNDE RAHATLAMASI LAZIM
Süreçte havalimanının gerekliliği konusunda kamuoyu oluşturma uğraşı veren yazarların  çoğunluğu, adına “Rize-Artvin Havalanı” demelerine karşın yazılarında, kilometre hesaplarında, görsel tasarımlarında hep Rize Merkez ekseninde bir hava limanını tasvirlediler.
Oysa giriş cümlemde de belirttiğim üzere yatırım kararının alınmasında, ihtiyacın doğru tespitinin ortaya konması son derece önemli. Bu yaklaşımla yerel medyada zaman zaman yazar arkadaşlarımızın yazılarına, sosyal paylaşım sitelerinde katkıda bulunmaya gayret ettim.  Ardeşen veya havalisini farklı parametrelerden hareketle optimal olarak öne çıkarmamı yanlış bulanlarda oldu. Ben yanlış değerlendirdiklerini düşünerek rakamsal analizlerimi de daha sonraya bırakarak çok detaya girmeden bu konuyu yatırım kararının alınmasına katkı sağlamasını da amaçlayarak Rize, Artvin kamuoyu ile yerel idareciler ve siyasilerin değerlendirmesine paylaşmak istedim.
 
HAVALİMANI GEREKLİDİR
Mevcut Trabzon havalimanının bölgenin ihtiyacını karşılayamadığı için büyütülmesi kararını da dikkate aldığımızda daha doğuda Rize Bölgesi için yeni bir havalimanı elzemdir. Bunda zerre tereddütün olmaması lazım. Ama talepte Rize merkez diye ısrar etmek veya önermek çözümü kolaylaştırmaz. Zaten kamuoyuna daha çok Rize – Artvin Havalimanı olarak takdim edilmesi de bu reailteden hareketledir. İsmi Rize-Artvin olarak kullanıyorsak, havalimanını Rize’nin merkezine, Trabzon’un burnunun dibine istemek çelişkidir.
 
Bırakalım teknik tarafını, maliyet yapısını bu mahalde, bu denli yakınlıkta ikinci havalimanının mümkün olabileceğini düşünemiyorum. En basitinden potansiyel yolcu hesaplamalarında Artvin ve havalisi dikkate alınacaksa, bölgenin daha ortasında bir noktaya gelmek durumundasınız. Bu yolcu potansiyelinin doğru değerlendirilmesi kadar ekonomik gelişmenin ve kentleşmenin daha geniş alana yayılması içinde zaruridir.  
 
Yapılacak yatırımın fizibil olabilmesi için bir çok parametrenin pozitif sonuç vermesi lazım. Nüfus ve yolcu potansiyeli şüphesiz en önemli faktör, bu nedenle Artvin yolcusunun da büyük oranda alınması halinde bölgede ikinci bir havalimanı yatırımın olabilirliği çok yüksek gözüküyor. Bu değerlendirme ışığında yukarda değindiğim Ayder uluslararası kayak tesisleriyle entegrasyonu da dikkate aldığımızda optimal lokasyonu Ardeşen havalisi olarak görüyorum. Üstelik batıdan Sarp’a sahil boyunca uzanacak demiryolu hattı da havalimanıyla entegre olabileceğinden ulaşımı da çok kolaylaşacaktır.  
 
ARTVİNLİ ERZURUM’A GİTMEK ZORUNDA KALMAYACAK 
Rize merkez diye ısrar edilmesi halinde mevcut Artvin yolcusundan daha fazlasını alamazsınız. Erzurum havalimanı yine güncelliğini korur, Rize’ye kadar inen Artvinli 40 dakika daha giderek daha çok uçuş alternatifi olan Trabzon’u tercih edebilir. Geçen yıl “400 bin yolcu potansiyeli var”'ı belirlediğim araştırmamı yaparken Artvin merkezin daha çok Erzurum'u tercih ettiğini gördüm. Mesafe daha uygun. Ama Erzurum Havalimanına Trabzon kadar uçak inip- kalkmadığından zorunluluktan Trabzon'u da tercih ediyorlar. Bu şu anlama da geliyor, Rize Bölge havalimanı için öngördüğüm 400 bin yolcunun tamamı Trabzon'dan eksilmeyecek. Artvin ve İspir bölgesinden halen Erzurum'a gidenler ile Trabzon’a gitme derdi ortadan kalktığında uçağı tercih edecek yeni yolcu potansiyeli ile bu rakama ulaşıyoruz. Analizlerim ekonomik gerekçeler, ulaşılabilirlik gibi kriterler ışığında doğu ve iç kısımların tercihinin alabileceğini gösterdiğinden Ardeşen havalisini optimal olarak önerdim. 
 
Erzurum’a daha az uçak indiği için Trabzon havalimanını tercih eden hatırı sayılır Erzurum yolcusunun olduğu gerçeği gibi Rize merkezde veya Ardeşen’de havaalanı olduğunda bile uçuş saati ve fiyat gibi nedenlerle bu lokasyonlardan da yine Trabzon havalimanını kullananlar olacaktır. Tam tersi, az da olsa Trabzon’dan da elbette yolcu gelebilecektir. Tüm bu kaymalara rağmen bir çok parametreden hareketle ikinci bir havalimanı bölge için asla lüks değildir ve gevşemeden, ihalesi yapılana kadar ayakları yere sağlam basan söylemlerle Rizeli takipçisi olmalıdır. 
RECEP ALİ AKSOYLU 14.03.2012 - ŞİLE
 
 
  • Yorumlar 1
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    ÇOK OKUNANLAR
    Tüm Hakları Saklıdır © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : +90 216 481 51 21