DATÇA Artık El Yakıyor

Datça, Muğla iline bağlı, 13 ilçeden birisidir. Muğla’nın sakin ve doğal güzellikleriyle ünlü Datça ilçesi Ege ve Akdeniz’in birleşim noktasında yer alıyor. Marmaris ile Datça arası yol bozuk satıh olması sebebiyle yerli ve yabancı misafirleri tarafından tercih edilmezken şimdilerde asfalt dökülmüş olmasıyla düzgün bir yola sahip. Bir zamanların sakin beldesi şimdilerin popülaritesi yüksek Antalya, Alaçatı, Kuşadası ve Bodrum gibi  turist akını alan bir belde oldu. Bu kadar yerli ve yabancı turisti çeken belde de yaşam da normalin dışına çıktı. Pansiyon fiyatları aldı başını gitti. Satılık ev almak isteyenlerin elleri yanmaya başladı. Bardak içme suyu ise Benzin ile yarışır duruma geldi. Bardak suya 7 TL istenen bir belde oldu. Datça merkezde yürürken kalabalıktan omuz omuza sürtünmemek de artık mümkün değil.

DATÇA koyları bir başka güzel
Datça’nın koylarına Tur yapan tekneler ile Kargı Koyu, Akvaryum Koyu, İnceburun, Dilek Mağarası, Domuz Çukuru, Hayıtbükü, Mesudiye, Palamutbükü, Knidos Antik Kenti ve Divanburnu ile birbirinden özel koyların güzelliğini görebilirsiniz.

Datça’ya gelenlerin başlıca 3 nedeni; Rakı Balık, Deniz ve Koy Gezisi
Akşam ise, sahilde bulunan balık restorantlarında güne özel balıkları bulabilirsiniz. Kumluk Plajı’nı takip eden Kumluk Yolu üzerindeki balık lokantaları içinde sahilin en gözde ve hizmet anlamında iyi balıkçısı “Balıkçı Hüsnü” bulunuyor. Geniş balık yelpazesi, kişiye özel hizmet ve hızlı servis anlayışıyla farkını ortaya koyuyor. Balıkçı Hüsnü’nün yanı sıra sırasıyla yol boyunca restoranlar bulunmaktadır. Kekik Restaurant, Maradona, Kumluk Restaurant & Cafe Lounge, Tuna Kumluk Yolu üzerinde bulunuyor. Bu lokantalar yaz geceleri masalarını sahile kuruyorlar, dalgaların sesini dinleyerek unutamayacağınız bir gece yaşıyorsunuz. Datça’ya gelipte bu lokantalarda yemek yemeden gitmek nerdeyse imkansız gibi.

Ördek Bokundan Kleopatra Çamuru
Datça Merkeze yakın olması sebebiyle Taşlık Plajı yerli ve yabancı turistleri oldukça fazla ağırlamaktadır. 400 yıl önce bir aile tarafından yapılan  denize sıfır yerleşkenin içine bir taş değirmeni yaptırmışlar. Evin arka kısmına da etrafını kaya taşlarıyla çevirip, göl veya o zaman deyimiyle havuz yaptırmışlar. Gelin ki bugünün Datça’sında o yerleşke çok iyi bir işletmeci olan Alpay Kral’ın dokunuşlarıyla hayat bularak Su Beach adı altında bir işletme olmuş. Taş değirmen hala yerli yerinde dururken göl ise, yerli turistlerin akınına uğruyor. Göl içinde oldukça  fazla balık ve türleri bulunmaktadır. Ördekler ise, bu göle farklı bir güzellik katarken deniz keyfinden sonra gölde yüzmeye gelen ve bir delinin faydalı dediği ördek pisliklerinin dip suya çökmesi ve kükürtle buluşması sonucu Kleopatra’nın kumu çamuru zannedilerek yüzlere ve  tüm vücuda sürülerek şifa aranmaktadır. Oysa ki sürülenin ördek pisliği olduğu söylense de inanılmamaktadır. Şifa olarak kullanılır diye de söylentiden öte bir şey yoktur.

Doktor Balıklar şifa dağıtıyor
Sadece göl içinde bulunan doktor balıkların mucizesi vardır ve bu balıklar koruma altındadır.  Doktor Balıklar, Sedef hastalığına iyi geldiği söylenmektedir. Avrupalı biyolog Heckel tarafından 1843 yılında tespit edilen, doktor balıklar, cilt hastalıklarında ve özellikle sedef hastalığını önlemede en çok başvurulan tedavi yöntemlerinden bir tanesi olmuştur. Boyutları 3 cm ila 8 cm arasında değişen bu balıklar, vücuttaki ölü deri artıklarını temizleyerek cildi hastalıklardan arındırmaktadır.

Doktor  balıklar masaj etkisi de yaratarak vücudu rahatlatmaktadır
Doktor balıkların bu tedavi esnasında ölmüş deriyi yiyerek egzama, ayak kokusunu engellediği bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Yine masaj esnasında kan dolaşımı hızlandığından cildi güzelleştirmesi de kaçınılmaz bir durum. Ölü derilerle beslenen Doktor Balıklar,  büyük bir şifa kaynağı durumundalar.Sararmış ölü derileri yiyen Doktor Balıklar, ölü derileri yaradan ayırıp, yaranın  büyük bir hızla iyileşme sürecine girmesini sağlıyorlar. Özellikle sedef hastalığından muzdarip kişiler, doktorlarda bulamadıklar çareyi Doktor Balıklar da bulabiliyorlar. 

Doktor Balıkların bir başka faydası da ayaklar için
Özellikle kadınların sıklıkla yaptırdığı pedikür işleminde Doktor Balıklar yine  önemli yer tutuyor. Doktor balıkları pedikür öncesi ayaklardaki ölü derileri temizliyor, ayaklardaki kan dolaşımını arttırarak hem cildin temizlenmesini hem de pürüzsüz hale gelmesini sağlıyorlar. Bu işlemden sonra ayaklar pedikür işlemi için daha uygun hale geliyorlar.

Doktor balıklarının hüneri bunlarla bitmiyor
Ağızlarından salgılamış oldukları ditranol isimli madde ile açık yaraların kapanmasını ve tedavi olmasını sağlıyorlar. Datça’da bu balıklar koruma altına alınacak…

Mavi Bayraklı Taşlık Plajı’na ise, deniz içinde bulunan maddeler ve kumsal üzerinde bırakılan çöpler hiç de yakışmıyor... İlgililere duyrulur...