TURİZMİN SESİ
Günümüzde her alanda olduğu gibi turizmde de insanlar klasik beklenti ve alışkanlıkların yerine kalıcı ve dönüştürücü deneyimlerin peşinde. Eğlenceli havuz aktiviteleri, açık büfeler, 24 saat devam eden aksiyonlar, yerini kaliteye ve konfora odaklanan bir beklenti setine bırakmış durumda. Marriott, Hilton, Radisson, Accor, IHG ve Wyndham gibi global otel markaları ile işbirliği yapan ve 2 yıl gibi kısa bir süre içinde portföyüne bu markalara bağlı 15 oteli dahil eden turizm danışmanlık şirketi Petra’nın kurucu ortağı Emrullah Akçakaya, misafirlerin ister çocuklu aileler ister milenyum kuşağı çiftler olsun, artık “benzersiz maceralar” ve “dönüştürücü deneyimler” aracılığı ile kalıcı anlar yaşama isteğine vurgu yaptı. Yıllarca bacasız sanayi tanımlamasıyla okullarda derslere konu edilen, günümüzde ise aralarında Türkiye’nin de bulunduğu pek çok ülke için sanayiden de daha önemli hale gelen turizm sektörü, kendi içinde önemli değişimler yaşıyor.
Türkiye’de turizm sektörünün duayen ismi Emrullah Akçakaya, markalı tatil köylerinin yükselişine dikkat çekerek, bir zamanlar lüks seyahatin tanımı olan bağımsız tatil köylerinin, değişen pazar ihtiyaçları, dijitalleşme, artan rekabet ve dolayısıyla daralan kar marjları ile birlikte cazibesini kaybetmeye başladığını belirtti.“Global otel zincirleri, hem resort hem “herşey dahil” segmentinde portföylerini genişletirken, deneyim arayışındaki yeni tip seyahat severler de tanınırlığı yüksek, kendini kanıtlamış ve güçlü müşteri sadakat ağları oluşturmuş markalara yöneliyor” şeklinde konuşan Akçakaya’nın konuşmasında öne çıkan temalar: Deneyim ve Well-beingYatırımcılar da yeni dönemin seyahat severleri ile beklentilerini uyumlaştıran markalı resortları tercih ediyor. Geleneksel tatil köyleri, havuzlar, açık büfe ikramlar, bol aktivite ve gösteriş ile misafirleri cezbederken yeni nesil markalı tatil köyleri bu konsepti yeni arayışlar etrafında dönüştürmüş durumda. Markalı yatırımlar, global standartları ile hizmet ve ürün kalitesini garanti ederken, hizmetlerini stil sahibi bir konfor ve otantik deneyimler ile birleştiriyorlar.
Akçakaya, resortların kıyılardan, tropikal ormanlara tasarımı değişirken çevreyle uyum, yerel malzeme kullanımı, manzara ile bütünleşen estetik gibi konseptlerin öne çıktığını ve her bir tesisin kendi özgünlüğünü çevresiyle uyumlanarak geliştirdiğine vurgu yaptı.
Markalı tatil köylerinin ana ürünü “deneyim”.
Akçakaya, yeni dönemde seyahatlerin artık dinlenme ve eğlenme değil, “deneyim“ etrafında şekillendiğine vurgu yaparak “Markalar, misafirlerine benzersiz manzaralar, kültürel aktiviteler ve kalıcı anılar oluşturmaya odaklanıyor. Aynı zamanda bu işletmeler, bulundukları destinasyonu yansıtan, çevresiyle bütünleşen ve yerel kültürü yansıtan hizmetlerini güçlendiriyor, dedi. Deneyim ile birlikte öne çıkan bir diğer tema ise “wellbeing”. Akçakaya’ya göre günümüzde resortlar farklı uygulamalar sunan spalar, farkındalık etkinlikleri ve doğal gıdalar ile aynı zamanda sağlık merkezlerine dönüşmüş durumda. “Wellbeing” keyif alırken yenilenmek de isteyen misafirlere hitap ediyor. Tatil köyleri için ise hizmetlerini özgün ve ayrıcalıklı deneyimler ile birleştirdiği bir konsept olarak öne çıkıyor.
Peki Yeni Nesil Tatil Köyü Misafiri Kimdir?
Akçakaya, yeni nesil resort müşterisinin “dönüştürücü deneyimler” ve “kalıcı anlar yaşamak” isteyen bir profile sahip olduğuna dikkat çekerken, bu misafirleri geleneksel tatil köylerinden alıştığımız sunum bolluğu ya da gösterişli aktiviteler yerine, rafine zevklere hitap eden tasarımların ve özenle tasarlanmış etkinliklerin cezbettiğine vurgu yaptı. Ayrıca, “Bu misafirler hizmetlerin kolay erişilebilir olması kadar kişiselleştirilmiş olmasını ve seyahatlerinde teknolojiyi aktif olarak kullanabilmeyi bekliyor. Deneyimlerini hızlıca çevreleriyle ve sosyal medyada paylaşmaktan keyif alıyorlar” şeklinde devam etti.
Akçakaya, bu yeni trendin aynı zamanda otel operasyonlarının verimliğini artırdığını ve yatırımcıların tercihlerinde bu konunun da önemli bir yer tuttuğuna işaret etti. Akçakaya şöyle devam etti: “Yenilikçi tatil köyleri mobil giriş ya da akıllı oda kontrolleri gibi kişiselleştirilmiş teknolojik uygulamaları entegre ederken operasyonlarını yönlendiren çevre bilincine ve sürdürülebilir uygulamalarına da atıf yapıyor. Bu uygulamalar, tesislerin enerjiden, atık yönetimine, teknik altyapısı için geliştirdiği çözümler olarak operasyonel verimliliğini artırırken çevre hassasiyeti olan misafirler için ise ana karar verme faktörlerinde birisi haline gelmiş durumda. Önde gelen markalı tatil köyleri, lüks seyahatin çevre sorumluluğuyla nasıl uyum sağlayabileceğinin en başarılı örneklerini ortaya koyuyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.