• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İzmir 36 °C
  • İstanbul 28 °C
  • Antalya 30 °C
  • Ankara 28 °C
  • Turizmin Sesi Dergimizin Haziran 2024 64'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Mayıs 2024 sayısı çıktı
  • Turizmin Sesi Dergimizin Nisan 2024 62'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Haziran 2024 64'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Mayıs 2024 sayısı çıktı
  • Turizmin Sesi Dergimizin Nisan 2024 62'nci Sayısı Yayında 

KASTAMONU GÜNLÜĞÜ

BORA ÖZGEN

Kastamonu deyince herkesin aklına gelen benimde geldi doğrusu nasıl anılırdı Kastamonu dikkat ayı çıkabülür taş düşebülür.

Unutun bunu yok öyle bir şey … 

Aslında Kastamonu'nun bilindik başka sözleri de vardır:Manda yuva yapmış söğüt dalına der bir Kastamonu türküsünde.Koskoca manda söğüt dalında yuva yapabilir mi?

İşin aslına bakarsanız manda yorulmuş sıcakta gelmiş derenin yanına. Derede yıkandıktan sonra dereye uzanan söğüt dallarının üzerine yatı vermiş. Şimdi anladınız mı koskoca manda nasıl yuva yapmış.

Peki bu koskoca mandanın yavrusunu sinek nasıl kapıvermiş?Kapma olayına  gelincede o da Kastamonu Yöresi'nde ısırmak anlamına geliyormuş.

Kastamonu tarih kenti ama halk arasında  kısaca  sağ tarafta Saat Kulesi sol tarafta Kastamonu Kalesi ortada Boklu Deresi böyle anlatılıyor.

Bir kenti ortadan bölen bir dere, sağında kalesi solunda saat kulesi hepsi bir arada olan başka bir şehir var mıdır acaba? Kastamonu"nun tarihi konakları, tarihi eserleri,geniş mutfağı ve tarihi ile turizme kucak açıyor. Kastamonu Kalesi,Saat Kulesi,restore edilmiş Uğurlu Konağı,Kurşunlu Hanı, Bakırcılar Çarşısı ,meşhur çekme helvası,transparan pastırması ve sıcak insanları …  Tarihi  bu kadar yerinde muhafaza etmelerinden dolayı da Kastamonu halkını, katkısı olan sivil toplum örgütlerini ve gönüllüleri  kutluyorum.


Kastamonu  Masalı , lezzetlerle devam etsin istiyorum. Zaten her masal damakta bir tat bırakmaz mı ? Hani şekerli bir tattır o , çocukluğa dair ...İşte öyle devam etsin istedim ...Ben hep damağımda o şekerli tadı duyarak gülümseyeyim ,o tadı duyabilen herkes de gülümsesin ,lezzet masalı da böyle devam etsin ...( Annem çok masal anlattı bana , uykum gelse de gelmemiş numarası yaparak annemin yanağını okşar , " ne olur bir tane daha " derdim , anımsıyorum … Masallarla büyüyen çocuklardanım ben ,bundandır hep inanışım masallara , hep masalları düşleyişim ,kırkıncı kapının açılmasını bekleyişim ...

Haftalar süren yorgunlukların ve son günlerdeki hiçbir şeyden zevk almayışların  ardından Kastamonu Gezisi değdi doğrusu...
Kastamonu-Ankara yolu havaalanı mevkiinde bulunan İzbeli Çiftliği yaklaşık 860 dönüm alan üzerine kurulmuş olup etrafı ormanlık alanlarla çevrili Osmanlı Padişahı IV.Mehmet ( Avcı Mehmet) tarafından 1651 yılında İzbeli Sülalesi'ne bağışlanan Osmanlı Ordusu'nda sayısız zaferlere imza atan sipahiler bu çiftlikte yetiştirilmiştir. Yüzyıllarca tarihi barındıran İzbeli Çiftliği"ndeki konak günümüzde bir müze işlevi görüyor. Odalarında tarihin çeşitli dönemlerini otantik bir ortamda yaşatan konakta bulunan eşyalar Sabiha İzbeli tarafından yıllarca korunmuş.


Kastamonu Uğurlu Konak"ı açılışı için İstanbul'dan Kastamonu'ya gelen acenta ve basın mensubu grubu izbeli çiftliğinde tamamen çiftlikte yetişen ürünlerle kahvaltı yaptı.Saliha ana bizleri kapıda karşıladı.Öyle bir kahvaltı hazırladı ki bize ,  o tarihi binada her şey çiftlikten her şey organik  hem de  güler yüzlü  bir anlayışıylaydı...Sobada demlenen çaydan içmeyen dostlara ılık sütünden, fırında pişirilmiş  taze köy ekmeğine kadar,odun sobası üstünde pişen kestane… Hani çok özel kahvaltılar vardır , yıllar geçse de anımsar ve o lezzetleri tekrar damağınızda duyumsarsınız.Gülümsersiniz ... Öyle bir kahvaltıydı .


İzbeli Çiftliği"nde ne varsa onu yiyorsunuz.Zeytin isterseniz orda yetişmediğinden sofrada bulunmuyor. Sabiha Ana, Arı ile At narin hayvanlar dilinden anlamadığım için çiftliğimde bulunmuyor  diyor .Sabiha Ana: “Çiftlikte ne yetişiyorsa sofrada o var benden siyah zeytin istemeyin o burada yetişmiyor,  o, yüzden sofrada yok ama isterseniz  dışarıdan getiririm” diyor .


Yeşilin en güzel renkleri camdan baktığınızda karşınızda eşsiz ama sessiz bir güzellik …Kızılcık reçeli geldi tam sevdiğim gibi ekşimsi tadı , köy ekmeğimizin üzerine önce tereyağ sonra kızılcık reçeli sürdük  , mis kokan domates , benzersiz çeşitli peynirler , hele köy yumurtası ile yapılan sahanda yumurtası her yerde bulunmaz ! Ev yapımı reçeller, asıl sürpriz, o çeşit çeşit reçeller.. Çocukluğuma ait tatlardan biri, yıllardır yemediğim, annemin yaptığından başkasını bilmediğim !


İzbeli Çiftliğinde bir başkadır kahvaltı, Tarihi konakta Çok özlenilendir , sabahın erken en güzel saatinde ,ağaçların ve kuş seslerinin arasında kahvaltı .Bana kalsa, gün boyu kahvaltı ederim… Hayatımda İzbeli Çiftliği"ndeki bu lezzetli kahvaltıyı unutamayacağım , hep hatırımda tutup ,Kastamonu lezzetlerini  hatırlayacağım... Sabiha  Ana : “Tadımlık bunlar doyumluk değil” diyordu. Ama çeşit bol olunca tadımlığı geçip doyumluğu geride bırakıyordu . Çok eğlendik , akıl erdiremedik lezzetlerin tadına…Tekrar uğramak üzere…Teşekkürler Sabiha  Ana…

  • Yorumlar 2
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    ÇOK OKUNANLAR
    Tüm Hakları Saklıdır © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : +90 216 481 51 21